Çocuklarda Kaygı Bozukluğu ve Başa Çıkma Yöntemleri

star vote post

Çocuklarda Kaygı Bozukluğu ve Başa Çıkma Yöntemleri

Kaygı bozukluğu ya da bilinen diğer adıyla anksiyete kişinin ortada herhangi bir neden yokken kaygılanmasına, korku duymasına ve panik yaşamasına neden olan bir ruhsal bozukluktur. Normal şartlarda her birey zaman zaman kaygı ve korku yaşayabilir ve bu oldukça normaldir. Fakat bu durum sık sık yaşanmaya başladıysa ve kişinin yaşam kalitesini önemli ölçüde etkiliyorsa tıbbi ve rehabilitasyon tedavisi almalıdır. Bu durum çocuklarda kaygı bozukluğu ve Başa Çıkma Yöntemleri. Çocuklarda Kaygı Bozukluğu olarak görülüyorsa daha ciddi boyutlarda görülebilmektedir.

Reklam ( Çocuklarda Kaygı Bozukluğu )

Çocuklar yapısı gereği erişkinlere oranla daha ürkek ve daha endişeli davranışlar gösterirler. Bu yaşlardaki çocuklar zaman zaman az miktarda kaygı yaşayabilmektedir. Bu kaygılar genellikle karanlıktan korkma, yatağın altındaki canavarlar, sınav ya da gelecek kaygısı şeklinde ortaya çıkmaktadır. Bu durumda çocuklar ile basit bir konuşma yapmak ve gerçeklerden bahsetmek çoğu zaman yeterli olmaktadır. Ancak çocuk gerçek dışı unsurlara kaygı duymaya başladıysa ve bu onun yaşamını etkiler hale geldiyse alanında uzman bir psikiyatrist ya da psikolog tarafından destek alınmalıdır.

Çocuklarda Kaygı Bozukluğu Neden Görülür?

Yetişkin bireylerde kaygı bozukluğu genellikle kişinin iç yaşantısının sonucunda ortaya çıkmaktadır. Ancak çocuklarda kaygı bozukluğu iç yaşantıdan daha çok çevrenin etkisi neticesinde ortaya çıkmaktadır. Bu noktada ailenin ve yetiştiği çevrenin davranışları önemli bir etkiye sahiptir.
Çocuk yaşta görülen kaygı bozukluğunun sebepleri şu şekilde sıralanabilir;

  • Ailenin baskıcı bir tutum göstermesi çocuğun kaygılı bir birey olmasında en önemli faktördür. Çocuğunu kısıtlayan ve dış dünya ile arasına engel koymaya çalışan ailelerin büyük bir çoğunluğunda çocuklarda kaygı bozukluğu ve beraberinde başka ruhsal problemler de görülebilmektedir.
  • Çocuklarda görülen kaygı bozukluğu‘nun bir diğer sebebi de istismardır. Küçük yaştan itibaren sözlü, cinsel ya da fiziksel olarak istismara uğrayan çocuklar kaygı bozukluğu ve panik bozukluk gibi ruhsal sağlık sorunlarına sahip olabilmektedir. İstismara uğrayan çocuk bunu ifade edemediği ve kendi iç dünyasına büyüttüğü için kaygı durumu daha şiddetli görülmektedir.
  • Çocuklarda görülen kaygı bozukluğu‘nun bir diğer sebebi de çocuğun kendi yapısından kaynaklanmaktadır. Çocuk endişeli bir yapıya sahip ise yaşadığı hemen hemen her olay için kaygı ve endişe duymaya başlar.

Çocuklarda Kaygı Bozukluğu İle Nasıl Başa Çıkılır?

Çocuğunda kaygı bozukluğu tanısı olan aileler kaygı bozukluğu olan çocuğa nasıl davranmalı şeklinde sorular yöneltebilmektedir. Kaygı bozukluğu ile başa çıkma yöntemlerini öğrenmeden önce çocuğun gerçekten kaygı bozukluğuna sahip olup olmadığının bilinmesi gerekmektedir. Çünkü kaygı bozukluğundan bahsedebilmek için çeşitli fiziksel ve ruhsal belirtilerin görülmesi ve bu belirtilerin sıkça yaşanması gerekmektedir. Kaygı anında görülen fiziksel ve ruhsal belirtiler şu şekilde sıralanabilir;

  • Kalp çarpıntısı
  • Baş dönmesi
  • Uyuşukluk
  • Sürekli uyku hali ya da uykusuzluk
  • Ellerde ve ayaklarda titreme
  • Konsantrasyon bozukluğu
  • Ölüm korkusu
  • Sürekli endişe hali
  • Korku
  • Aşırı sinirlilik ya da aşırı duygusallık gibi belirtiler kaygı bozukluğu olan çocuklarda sıkça görülmektedir.

Bu belirtilerin ışığında kaygı bozukluğu almış bir çocuk tıbbi ve rehabilitasyon tedavileri ile bu durumdan kurtulabilir ya da etkileri azaltılabilir. Bu süreçte ailenin tedavi alan çocuklarına yardımcı olmaları gerekmektedir. Çocuklarda kaygı bozukluğu ile başa çıkmak için şu uygulamalar yapılabilir;

  • Alanında uzman bir psikiyatrist öncülüğünde antianksiyolitik ilaç tedavisi ve alanında uzman bir psikolog tarafından psikoterapi ve bilişsel davranışçı terapi uygulanabilir.
  • Çocuğun kaygılı olduğu esnada onunla konuşulur ve endişesi paylaşılır.
  • Kaygı duyulan neden asla küçültülmez ya da büyütülmez. Bu durum çocuğun daha fazla kaygı duymasına neden olabilir.
  • Çocuğu kısıtlayacak etmenler ortadan kaldırılmalıdır. Örneğin dışarı çıkmasına izin verilmiyorsa buna son verilmelidir.
  • Yoğun kaygı yaşanan anlarda çocuğun yapmaktan hoşlandığı etkinlikler birlikte yapılır.
  • Çocuğun kendisini ifade etmesi için fırsat tanınmalı, konuşarak yaşadığı duyguları paylaşması sağlanır.
Yorum yapın